Dışişleri Bakanlığı’nda bir basın toplantısı düzenleyen Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, saat 11.00 olarak planlanan açıklamaya bir buçuk saatlik bir gecikmeyle geldi. Davos krizi devamı olan Mavi Marmra/İHH Krizine değinerek “İsrail’in işlediği suçun basit bir suç olmadığını” kaydeden Bakan Davutoğlu, ne İsrail hükümetinin ne de İsrail askerlerinin hukukun üstünde olmadığını söyledi. Palmer Komisyonu’nun hazırladığı raporun yayımlanmasıyla ilgili ertelemelerin İsrail hükümetinin talebi sonucunda gerçekleştiğini söyledi. Bakan Davutoğlu, “İsrail’in son defa önerdiği 6 aylık uzatma talebi ise tarafımızdan kabul edilmemiştir. Çünkü bu uzatmaların her birinin zamana konuyu yayma amacına yönelik olduğu ortaya çıkmıştır” dedi. Dışişleri Bakanı yaşanan gelişmelere ve dün basına sızan Mavi Marmara raporuyla ilgili olarak Türkiye’nin İsrail’e karşı alınmasına karar verdiği tedbirleri sıraladı. Tedbirler sırasında öncelikle Türkiye-İsrail ilişkilerinin ‘İkinci Katip’ düzeyine indirileceğini belirten Bakan Davutoğlu, İkinci Katip düzeyinin üzerindeki tüm görevlilerin Çarşamba günü ülkelerine gönderileceğini söyledi. Türkiye ve İsrail arasındaki askeri anlaşmaların da askıya alındığını ifade eden Bakan Davutoğlu, “Doğu Akdeniz’de en uzun kıyısı olan sahildar devlet olarak Türkiye’nin seyrüsefer serbestisi için gerekli gördüğü her türlü önlemi alacağını” söyledi. Bakan Davutoğlu ayrıca Türkiye’nin Gazze’ye uyguladığı ablukayı tanımadığını da belirterek, “İsrail’in 31 Mayıs 2010 tarihi itibariyle Gazze’ye yönelik olarak uyguladığı ablukanın Uluslararası Adalet Divanı’nda incelenmesini sağlayacaktır. Bu doğrultuda BM Genel Kurulu’nu harekete geçirmek için girişimlere başlıyoruz” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, amaçlarının Türk-Yahudi dostluğuna halel getirmek olmadığını, aksine İsrail’in bu istisnai dostluğa sığmayan bir yanlışını düzeltmek olduğunu belirtti. Bakan Davutoğlu, “Bugün geldiğimiz noktanın sorumlusu İsrail hükümetidir. İsrail hükümeti, gereken adımları atmadıkça bu noktadan geri dönülmesi söz konusu olmayacaktır” diye konuştu.
Dış basında The Washington Post ‘Türkiye İsrail büyükelçisini yolluyor’ başlıklı haberinde, raporu daha önce görmüş olan İsrail hükümetinden üst düzey bir yetkilinin, Türkiye’nin Arap ve İslam dünyasındaki pozisyonunu güçlendirmek için İsrail ile olan bağlarını kötüleştirme niyetinde olduğuna dair açıklamasına yer veriyor. New York Times’ta ise Türkiye’nin bir zamanlar Müslüman dünyada İsrail’in en yakın müttefiki olduğuna değinildikten sonra, son gelişmelerin daha önce başlayan iki ülkenin birbirine yabancılaşmasının daha da derinleştiriyor olduğuna değinildi. Haaretz gazetesi Türkiye’nin İsrail ile arasındaki milyarlarca dolar tutarındaki ticareti askıya almakla tehdit ettiğini söyledi.
Video Arşivi: Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Temmuz ayında temaslarda bulunmak üzere
İran’a gitmişti
Nisan 2011
Nisan 2010
YUKARIDAKI YORUMUMA EKTIR !! NITEKIM BIR MILYON KISININ MANEN VE MADDETEN DESTEKLEDIGI 2 MAVI MARMARA YOLCULUGUNA ERDOGAN IZIN VERMEMISTIR !!
BU AKSULAMEL PSIKOLOJIDE PROJEKSYON DENILEN YANI KENDI KABAHATINI BASKASININ UZERINE ATMAK HADISESINE DAYANIR !! ERDOGAN DINDAR BIR ADAM OLDUGUNDAN 9 TURK VATANDASININ OLUMUNE SEBEP OLDUGUNUN EZIKLIGI ALTINDADIR !! KENDISI BU SEYAHATIN NETAMELI OLACAGINI TAHMIN ETTIGINDEN SON ANDA 11 AKP MILLETVEKILININ MAVI MARMARA GEMISINE BINMESINI ONLEMISTIR ( ODA TV HABERI ) !!
Benim bildiğim AKP döneminde İsrail’e ‘Türkiye’nin çok ihtiyacı olduğu IHA’lar ve bazı yedek parçalar dışında’ hiçbir askeri ihale verilmemiştir. Uçak ve tank modernasyonuyla ilgili ihaleler AKP zamanında verilmemiştir, sadece teslim edilmiştir. AKP zamanında (IHA’lar dahil) geçmişteki anlaşmalara sadık kalınmayarak, her keresinde sözkonusu araçların daha fazla işlev görmesi İsrail’den istenmişi bu nedenle de teslimatta gecikmeler olmuş. Ticarete gelince, 3 milyarlık alışverişin 1,750 milyarı Türkiye’nin ihracatıdır. Böyle bir karar Yunanistan’a yarar. Aynen Ermenistan’ın ithalatını Gürcistan üzerinden yaptığı gibi. Demokrasilerde çareler tükenmez. Ancak siyaseti salt gösteriş için yapanları milleti cezalandırmıyorsa, onlar da bu şekilde yönetilmeye layıktır.
Menteş Azuz Bey Anafikrin anafikrini bir çırpıda raptiyelemiş. Doğru söze ne demeli? Görünen Köy Havuz istemez… Akdeniz sularında İHH krizi ile Ortadoğu’da suhunet yaratanlar serinlesinler diye yangın çıkartmak mı gerek?