Türkiye’deki azınlık vakıfları seçim yapamamaktan şikâyetçi. Eski yönetmeliği 2013’te askıya alan Vakıflar Genel Müdürlüğü, 6 koca yıl geçmesine rağmen yeni yönetmeliği nedense bir türlü çıkaramadı. 2013’te eski yönetmeliği askıya aldıktan sonra azınlık vakıflarından, ne hikmetse görüş istendi ve yeni yönetmeliğin bu görüşler dikkate alınarak hazırlanacağı söylendi. Pek çok vakıf da görüşlerini o tarihte genel müdürlüğe iletti. Gel zaman, git zaman, 2013’ten bu yana bir gelişme çıkmadı.
Cemaat vakıflarının mülkiyet sorunları, taşınmazların restorasyonu engelleri yıllardır sürmekte. Geçen yıl, Midyat Süryani Deyrulumur Mor Gabriel Manastırı Vakfı Başkanı Kuryakos Ergün durumun ne kadar acil olduğunu belirtmişti:
“Cemaat vakıfları yönetim kurulu seçimi hakkındaki yönetmelik mülga edilmiş ancak yerine yeni bir düzenleme yapılmamıştır. Bu konuda belirsizlik halen sürmektedir. Vefat, yaşlılık ve benzeri nedenlerle yönetimlerde boşluklar ve iş görmezlik hali söz konusu olabilmektedir. Bu vesile ile cemaat vakıfları seçimleri ile ilgili düzenleme yapılması elzem bir konudur.”
Oysa 2014’te Ermeni toplumuna ait Vakıflar Arası Dayanışma ve İletişim Platformu üyesi Harutyun Şanlı, seçim yönetmeliğinin hazırlanmamış olmasına tepki gösterirken, yaşanılan sorunlara çözümlere yol göstermişti. Kendilerinin de seçimlerin il geneline açılmasını talep ettiğini 2014’te belirten Şanlı, “Ayrıca bağımsız bir seçim heyeti istediğimizi ilettik, fakat taleplerimiz karşılık bulmadı” dedi. Aradan yaklaşık bir buçuk yıl geçtiğini hatırlatan Şanlı, “Çalışmaların sürdüğü söyleniyor, fakat süreç çok uzadı. Mazeret kabul etmek çok güç” diye konuşmuştu. Ancak geçen beş yıl boyunca, durumun ciddiyetine rağmen, dikkate alınmadı. Yaşanan usulsüzlükler nedeniyle kimi vakıflarla dava yoluna gidildiğini ve yönetimlerinin meşru olmadığını söyleyen Şanlı, seçim yapılamaması nedeniyle büyük sıkıntılar yaşandığını vurgulamıştı. (Bkz. Al Jazeera 11 Mart 2014 )
Uygulamada ve mevzuatta ‘cemaat vakıfları’ olarak bilinen, Türk vatandaşı olmakla beraber Müslüman olmayan Musevi, Ermeni, Süryani ve Rum vd. kökenliler tarafından kurulmuş bulunan vakıflar sürekli değişen mevzuata göre yönetile geldiler (Bkz. Jurix Cemaat Vakıflarının Yönetim Sorunu / Kazım USLU).
Gayrimüslim Cemaat vakıflarının yönetimlerini en son düzenleyen 2008 tarihli Vakıflar Yönetmeliğinin ilgili hükümlerinin Bakanlar Kurulu tarafından tek taraflı olarak ortadan kaldırılmasıyla, bu vakıfların yönetimiyle ilgili hukuki bir boşluk yaratıldı. Bu şekilde, Siyasal İslamiyetçi ideoloji çizgisinde ülkeyi 2002’den bu yana yönetmekte olan iktidar, Sünnî Müslüman olmayan vatandaşlarına karşı dışlama, kırıntılama, vakıf varlıklarına “haciz koyma” politikası mı kurgulamakta?
Esasen, kaldırılan yönetmelik hükümleri de sürekli itirazlara konu olmakla beraber, kısa sürede düzenleme gerektiren yeni yönetmelik hükümleri uzun süredir nedensiz olarak yayımlanmamakta. Doğan bu boşluk nedeniyle de, yönetimlerinin görev süreleri biten bu vakıflarda seçimlerin nasıl yapılacağı, kimlerin oy kullanacağı, yöneticilerin sorumluluğu, bu dönemlerde yapılan hukuki işlemlerin niteliği gibi birçok sorun cevapsız kalmakta. Gayrimüslim Cemaat vakıflarının nasıl yönetileceği iç hukukumuzda istikrar kazanamamış olmaması durumunun hukuki, siyasi, sosyal ve diplomatik birçok nedeni bulunması hukukçular tarafından yıllardır vurgulanıyor. Gayrimüslim Cemaat vakıflarının günümüzdeki hukuki durumları, Lozan Barış Antlaşması hükümleri yanında 2008 yılında yürürlüğe giren 5737 sayılı Vakıflar Kanunu ve bu Kanuna ilişkin çıkarılan Yönetmelik hükümlerine tabi. Bu mevzuata göre, Türk Medenî Kanununca kurulmuş olan ve “yeni vakıflar” olarak tanımlanan vakıflara tanınan haklar genel olarak cemaat vakıflarına da tanınmıştı. Ancak Hükümet 2013’te eski yönetmeliği askıya alınca yaratılan yasal boşluk Sünnî Müslüman olmayan vatandaşlarına karşı dışlama, kırıntılama, vakıf varlıklarına haciz koyma politikası mı koymakta? sorgulamasını gündemde tutmakta Çözüm bekleyen en önemli konunun seçimler olduğunu vurgulayan RUMVADER Kurucu Başkanı Laki Vingas:
“Uzun yıllardır seçim yapamamak azınlıkları hırpalıyor, ciddi tahribatlar yaratabiliyor. Gençlerimiz daha aktif ve şeffaf bir yönetim şekli istiyorlar. Seçim yapılamayan bir süreçte denetleme mekanizmalarının sağlıklı çalışmadığı aşikar. Geçmişe baktığımızda Rum toplumları 1970’lerden 2006’ya kadar sadece iki defa seçim yapabildi. Artık bu sorunun çözülmesi şart. Bu konuda kısmi bir yönetmelik değişikliğinden ziyade devletimizden köklü bir çözüm bekliyoruz. Cemaat vakıflarının seçimleriyle ilgili sağlıklı bir reforma ihtiyaç var“, diyor. Anlayana saz. anlamazlıktan gelenlere davul zurna az.
Unable to elect new leaders, Turkey’s non-Muslims face cultural erosion
Varlık Vergisi: 1400 Gayrimüslim Çalışma Kampına Yollandı, 21’i Öldü
Tartışma
Trackbacks/Pingbacks
Geri bildirim: Gayrimüslimler Dini Bütün Müslüman Ekrem İmamoğlu’nun temsil ettiği ahenkli “Birlikte Yaşama”nın bilincindeler | KeHaber Medya Tarama - 8 Haziran 2019
Geri bildirim: Afedersiniz Antisemit: “Vaadedilmiş topraklar Yahudilerin İsrail hülyası çevresinde üretilmiş bir masal da olabilir”!.. | KeHaber Medya Tarama - 12 Mart 2019